05Tem

Kalp krizi yaşlılarda görülür. YANLIŞ

Ülkemizde Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında kalp krizi 10 yaş erken görülmektedir. Eskiden 30’lu yaş grubunda bu kadar çok sık kalp krizine rastlanmıyordu. Son zamanlarda bu yaşlardaki insanlarda kalp krizi ve kalp hastalıkları görülme oranı yükseldi. Erken yaşta kalp krizini başlıca sebepleri: sigara içme alışkanlığının erken yaşta başlaması, kötü belenme, uzun mesai saatleri, düzenli doktor kontrolleri alışkanlığının olmaması, spor alışkanlığının daha genel olarak topluma yayılmamış olması ve ağır yaşam koşulları. Gençlerde kollateral damarlar gelişmediğinden (damarlar arası bağlantılar) kalp krizine bağlı hasar daha büyük olabiliyor.

“Kalp damarlarımda darlık olsa bir belirti verirdi” YANLIŞ

Araştırmalar, kalp krizi geçiren hastaların çoğunda daha önceden herhangi bir belirti olmadığını gösteriyor. Özellikle kadınlarda kalp krizi esnasında göğüs ağrısından daha sık mide ağrısı, nefes darlığı şikayetleri oluyor. Hastalık ortaya çıkmadan, herhangi bir belirti vermeden yapılan düzenli kardiyolojik check-up ile bu hastalığa zemin hazırlayan risk faktörleri belirlenebiliyor veya hastalık erken dönemde teşhis edilebiliyor.

Kalp damar hastalığı erkeklerde daha sık görülür. YANLIŞ

Genç yaşlarda kalp krizi erkeklerde daha sık iken, 65 yaşından sonra kadınlarda kalp krizi geçirme risk hızla artmakta ve erkeklerle eşitleniyor. Kadınlarda artan sigara kullanımı, şişmanlık ve diyabet başta olmak üzere risk faktörleri yeterince kontrol altına alınamadığı için kadınlarda kalp hastalıkları sıklığı düşme değil artış eğilimi gösteriyor. Ayrıca kalp krizleri kadınlarda erkeklere göre daha ölümcül seyrediyor.

Kalp krizi geçirenler egzersiz yapmamalıdır. YANLIŞ

Kalp krizinden belli bir zaman sonra (ortalama 1 ay) doktorun önerisi doğrultusunda egzersizlere başlanmalıdır. Düzenli fiziksel aktivite ve yaşam tarzınızda yapacağınız sağlıklı değişiklikler, kalp krizi sonrası yaşam süresini uzatıyor. Düzenli yapılan egzersizler kalbi kuvvetlendirir, iyi kolesterolü yükseltir, tansiyonu düşürür, kanın aşırı pıhtılaşmasını önler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir